Hayatını zorluklar içerisinde geçirmiş kişiler, bir şeyleri elde etmek için kendilerini hep bir şeylerle savaşmak zorunda hissediyorlar. Karşılarına ne tür zorluklar çıkarsa çıksın bir yolunu bulabilmek için ellerinden gelen ne varsa bunları ortaya koymaktan bir an bile çekinmiyorlar. Vazgeçmek kavramı onlar için imkansız hale geliyor. Bir yolu olmalı, şunu da deneyeyim, sabredeyim, bekleyeyim, biraz akışına bırakayım gibi kendi kendini teselli edip güç kazanarak hala çözüm yolunun olabildiği inancını taşıyorlar.
Fakat kendi hayatımdaki ve etrafımdaki başarısızlığı, olmayışları, istenmeyen durumları analiz ettiğimde gördüm ki güçlü olmak demek problemler karşısında savaşmak demek değilmiş. Elinden geleni yaptığına inandığın yere geldikten sonra hala bir şeylerin istediğin şekilde gerçekleşmediğini gördüğünde durup düşünüyorsun. Acaba artık vazgeçmem gereken yere mi geldim? diye soruyorsun kendine.
Doğru yer ve doğru zamanda vazgeçebilmenin, elde etmek istediklerin için sarfettiğin olağanüstü çaba kadar erdemli bir davranış olduğunu, senin ve olmasını istediğin şeylerin ötesinde gerçekleşen başka hesapların olduğunu farkediyorsun. Sonrasında olaylar her ne kadar istemediğin şekilde gerçekleşse de içini bir huzur kaplıyor. Hafifliyorsun. elinizden geleni yaptığınızı düşünüyorsanız, bir yerden sonra vazgeçmeyi de bilmelisiniz.
Zihninizde, kalbinizde çözümün sizde olmadığı acıları taşımayın.
Esen kalın.